"Hizb-ut Tahrir'e Yönelik Yargı Zulmü" Nedir?

Türkiye'de dünden bugüne bağımsızlığı hep sorgulanan yargı sistemi, 15 Temmuz Darbe Girişimi ve öncesindeki gelişmelerden sonra güvenilirliğini ve herkes için adilliğini tamamen kaybetmiştir. Yargı sistemi 2000li yılların başına kadar devletin Kemalist anlayışını koruma uğruna hukuku çiğnemiş ve düşman olarak gördüğü tüm kesimleri özellikle samimi Müslümanları haksız yere hukuk dışı yargılamalar ile mağdur etmiştir. Daha sonra yargı kurumu resmi makamların isimlendirmesiyle “paralel devlet yapılanmasının” eline geçmiş ve bu yapı kendisi dışındaki tüm kesimleri düşman gören anlayışla hukuk dışı bir yargı süreceine hakim olmuştur. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında görülmüştür ki, Türkiye’deki yargı sistemi temel hukuk prensiplerine göre değil, bu yapının hukuk prensiplerine göre uygulanmıştır. İsmi, 17-25 Aralık tarihlerinden sonra “Paralel Yapı” 15 Temmuz darbe girişiminden sonra da "FETO" olarak belirlenen bu yapı “düşman ceza hukuku” prensibi ile kendisine muhalif gördüğü tüm kesimleri uydurma deliller ve vakıadan uzak vasıflandırmalar ile cezaevlerine mahkûm etmiştir. İşte Hizb-ut Tahrir mensupları hem Kemalist yargıçların hemde "FETÖ" olarak isimlendirilen yapıya mensup yargıçların zulmüne uğramışlardır.  

Bu hukuk dışı yargılamalara maruz kalan fikirlerden Hilafet fikrini savunan ve bunun için çalışma yapan Hizb-ut Tahrir, Takıyyuddin en-Nebhani tarafından İslami bir Parti olarak Filistin’de 1953’te kurulmuştur. 1960lı yıllarda Türkiye'de faaliyet göstermeye başlayan ve İslam ülkelerinde Raşid-i Hilafeti kurmayı amaçlayan Hizb-ut Tahrir’in çalışması sadece fikri ve siyasi metod ile sınırlıdır.

Cebir ve şiddet yöntemini çalışma metodu olarak asla kabul etmemesine rağmen, bu güne kadar maddi hiç bir eylemi olmamasına, aksine fikri ve siyasi bir çalışma yapmasına rağmen, Hilafet düşüncesini topluma davet olarak taşıdığı için Hizb-ut Tahrir ile çalışan Müslümanlar dünden bugüne hep ağır cezalar ile karşı karşıya kalmıştır. 17–25 Aralık süreci ve 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında gelişen olaylar göstermiştir ki, Hizb-ut Tahrir’e yönelik yargılamalar yasa ve kanunlara aykırı şekilde "düşman ceza hukuku"na göre yapılmış sorunlu yargılamalardır.

"Hizb-ut Tahrir'e Yönelik Yargı Zulmüne Dur De!" kampanya sayfasında Hizb-ut Tahrir ile ilgili yürütülen yargılamalarda ilk derece mahkemelerin verdikleri ceza kararlarına ve gerekçelerine, Yargıtay İlamları ve içtihatlarına ve yine 2018 yılında Anayasa Mahkemesi’nin, Hizb-ut Tahrir ile ilgili verdiği  7 ayrı Hak İhlali Kararına'na ulaşabilirsiniz.

Ayrıca kampanya sürecinde yapılan Basın Açıklamaları, toplantı ve yürüyüşlere, hazırlanmış rapor ve bilimsel mütelaalara, yazılan köşe yazıları ve yapılan haberlere, video belgesel ve kısa filmlere de ulaşabilirsiniz.

https://yargizulmunedurde.org/